Sayı | Ausgabe: 270, 10.04.2024 | Gelecek sayı | Nächste Ausgabe: 10.05.2024


Son iki aydır sizlerin hikayelerine yer veremedim bu arada bana gelen maillerin hepsine özel olarak geri dönüş yapıyor ve tavsiyelerde bulunuyorum. Geçtiğimiz ay okuyucularımdan Sema Hanım’ın hikayesi beni çok etkiledi. Kendisinden izin alarak bazı yerleri olduğu gibi aktarmaya çalışacağım. Bir kısmı da söz verdiğim gibi onunla benim aramda ölene kadar kalacak. Sema Hanım 30 yıl önce Almanya’ya kız kardeşleriyle birlikte göç etmiş. Orada bir Türk ile tanışıp evlenmiş. Tabi o zaman yeterli paraları yokmuş. Sema Hanım; “Kira olarak tuttuğumuz daireye perde alacak paramız yoktu, camları gazete kâğıtlarıyla kaplamıştık” diyor. Sonradan kendisi işe girmiş sırasıyla tül, perde oturacak birkaç koltuk almışlar. Aşağıdaki cümleleri gönderdiği e-postadan alıntılayarak yazıyorum…
“Hamburg’da yollar, evler, alış veriş yaptığımız market bana ait değildi. Herkesten ve herşeyden çekiniyordum. Oraya çok kısıtlı bir parayla gittiğim için iş bulmam gerekiyordu. Büyük hevesle evlendiğim eşimin çalışmayı sevmeyen bir adam olduğunu anladım. Bütün gün evde oturup içki içerse ondan daha mutlusu yoktu. Ne zaman “İş bul, çalış!” desem kavga etmeye başlıyorduk. Sonra bir gün beni çok kötü bir şekilde dövdü. O dayağın sebebi onun kumar oynadığını ortaya çıkardığım içindi. Ben iki farklı işte çalışırken, o boş zamanlarını kumar oynayarak geçiriyormuş meğer”… Sonra Türkiye’yi babamı aradım. Çok fena halde dövüldüğümü, boşanacağımı söylediğimde babam bana:  “Herhangi bir yerin kırılmadıysa evliliğine devam edeceksin. Bizde boşanma yoktur” dedi. Kız kardeşlerimle konuştum ama babamı bir türlü ikna edemedik. Çünkü onlara karşı o kadar saygılı ve yardımseverdi ki aslına bakarsanız kimse bana inanmıyordu. Kocamın içkisi ve kumarı ile uzun yıllar yaşadım. Fabrikada çalışırken onunla boşanma hayalini kafamda canlandırmak bile bana mutluluk veriyordu…”
Eskiden evlilik ve boşanma ile ilgili kurallarımız daha katıydı. Sema hanıma kocasından  ne zaman boşandığını sordum. Babasını kaybettikten sonra ilk işi boşanmak olmuş. Tabi o zamana kadar yüklü miktarlarda kumar borcu ödemiş. Yani kurtulmak kolay olmamış. Halen Hamburg’da yaşıyor. “Artık Almanya’ya alıştım. İstanbul’un kalabalığında asla yaşayamam” diyor. Hala aklında babasının “Kolun, bacağın mı kırıldı? Niye boşanacaksın” lafı çınlıyormuş. Eskiden kadınlar ne kadar şiddet görürse görsün aileler boşanmalarına izin vermiyordu. Neyse ki daha açık görüşlü olmaya başladık. Buna rağmen her gün bir başka kadın cinayeti haberiyle sarsılıyoruz. Evet, evlilik kurumu bizim için çok önemli ama Sema Hanım’ın hikayesinde olduğu gibi abarttığımız çok oluyor.
Türklerin evlilik kurumuna karşı son derece hassas olduğunu Avrupalılar da biliyor. Hatta Alman ve Avusturyalı arkadaşlarımdan bu konuyla ilgili çok sayıda soru alıyorum. Bizim aile reisi kavramımız tabi ki onlara biraz tuhaf geliyor. Son yıllarda kadının da iş hayatına girmesiyle birlikte aile reisliği kavramı unutulmaya başlandı hatta Türk medeni hukukunda "Aile reisi kocadır" ibaresi değiştirilerek "Evlilik birliğini eşler beraber yönetirler" ibaresi getirildi. Modernleşmeye devam ediyoruz merak etmeyin, Kafamızın içindeki bazı konular çok katı bir şekilde belirlenmiş durumda. Hatta çoğu zaman Avrupalılar tarafından “anlamsız” ve “barbarca” olarak değerlendiriliyoruz. Ama zaman her şeyin ilacıdır… Yazılarınız için çok teşekkür ediyorum. Bir sonraki ay görüşmek üzere…

**************************************


Wir machen weiter mit der Modernisierung …

In den letzten zwei Monaten konnte mich nicht um eure Geschichten Erzählungen mich nicht Widmen, in der Zwischenzeit werde ich allen Emails den ich erhielt, einzeln beantworten. Die Geschichte von Frau Sema, den ich, letzte Monat erhielt, hat mich sehr berührt. Nach dem ich von Ihr die Erlaubnis erhielt, versuchen Ihnen einige Sätze hier weiter zu geben. Wie ich Ihr versprochen habe, werden einige Texte als Vertrauen bei mir bis zu meinem Begräbnis mit mir sein. Frau Sema hat vor 30 Jahren mit Ihrer Schwester zusammen Ausgewandert. Dort lernte Sie einen Türken und Heiratete Sie Ihm. Natürlich hatten Sie damals nicht genügend Geld. Frau Sema sagt: “Wir hatten kein Geld, um Gardienen für die gemietete Wohnung zu kaufen, wir hatten die Fenstern mit Zeitungsseiten bedeckt“. Später begann Sie zu Arbeiten und konnten sich nach und nach Vorhänge, Gardinen sowie zum Sitzen einige Sesseln kaufen. Unten angegebene Textinhalte, sind von Ihrem gesandten email teil übernommen worden…
“Die Straßen in Hamburg wie Häuser, Einkaufläden bei den wir Eingekauft haben gehörten mir nicht. Von Jedem und von allen Situationen Schämte ich mich. Da ich dort mit begrenztem Geld war, musste ich mir eine Arbeit suchen. Ich merkte, das mein Ehemann, denn ich mit großem Wunsch geheiratet hatte, ein fauler Mann ist, der das Arbeiten nicht mochte. Wenn er den ganzen Tag in der Wohnung saß und Alkohol trank, gab keinen anderen Menschen als Ihm der Glücklich ist. Wann ich Ihm sagte, “dass er sich eine Arbeit suchen und Arbeiten gehen soll“ begannen wir immer uns zu streiten. Später, eines Tages, hat er mich so sehr geschlagen. Der Grund seines Schlagens war, dass ich seine Spielsucht erfuhr und Ihm offenbart hatte. Wo ich in zwei Unterschiedlichen Arbeiten arbeitete, verbrachte er seine Freizeit mit dem Spielen. Später habe ich in der Türkei meinem Vater ersucht. Ich erzählte meinem Vater, das ich sehr schlimm geschlagen und miss handelt wurde und ich mich scheiden lassen möchte:  “Wenn irgendeine Knocken nicht gebrochen ist, soll ich meine ehe fortführen. Bei Uns gibt es keine Scheidungen“ Sagte er. Habe mit meinem Schwestern gesprochen leider konnten wir unsere Vater nicht überzeugen. Weil, er war gegenüber Ihnen sehr höflich und Hilfsbereit, wenn man dem Wahrheitsgrad schaut, keiner glaubte an mich. Wegen meines Ehemanns Trink- und Spielsucht, habe ich längere Jahre mit Ihm gelebt. Währen der Arbeitszeit, malte ich im Gedanken meine Scheidung von Ihm, das durch leben in meinem Kopf als Fantasie machte mich Glücklich…“
Früher waren die Regeln über Heirat und Scheidungen sehr hart und gnadenlos. Habe Frau Sema gefragt, wann Sie von Ihrem Man sich Scheiden ließ. Nach dem Tod Ihres Vaters, war Ihr erste Handlung, sich scheiden zu lassen. Natürlich, hat Sie bis dahin, sehr hoch Summen Spielschulden bezahlt. Das heißt, Ihre Befreiung war nicht einfach. Sie lebt immer noch in Hamburg. Sie sagt: “Habe mich an Deutschland gewöhnt und kann in dem Gemenge von Istanbul gar nicht leben.“ Immer noch sind die Worte Ihres Vaters in Ihrem Gedanken “Sind deine Arme und Beine gebrochen?“ Warum solltest du dich scheiden lassen, die Worte Schallen immer noch in Ihrem Kopf.
Wie sehr auch die Frauen früher Körperliche Gewalt erlitten, haben die Familien Ihren Segen für eine Scheidung nicht gegeben gehabt.
Wie dem nun auch sein mag, wir haben angefangen noch offener und weitsichtiger zu sein. Trotzdem, werden wir jeden Tag in den Nachrichten mit einem anderen Frauenmord betroffen gemacht. Ja, die Intuition der Ehe, ist sehr wichtig für uns, aber wie in der Geschichte von Frau Sema war, gibt es viele Übertreibungen. Die Europäer wiesen, wie sehr fein gefühlig die Institution der Türkische Ehe ist. Bezüglich dieses Problems erhalte ich sehr viele Fragen von meine Deutschen und Österreichischen Freunde. Unsere Familienbindung und Zusammenführung kommt denen etwas eigenartig.
In den letzten Jahren, hat sich mit der Arbeitsaufnahme der Frauen auch die Familienführung Gedankengut zum Vergessen geführt, es hat sich sogar in der Gesetzgebung die Aussage “Familien Oberhaupt ist der Ehemann“ geändert worden in “In der ehe führen die Eheleute gemeinsam die Familie.“
Macht euch keine Sorgen, wir machen weiter mit der Modernisierung. In bestimmten Bereichen unsere Köpfe sehr hart breit gemacht. In vielen Zeiten und Situationen werden wir von den Europäern als “sinnlos“ und “Barbarisch“ abgewertet.
Aber, die Zeit heilt die Wunden …
 Für Ihre Schreiben bedanke ich mich bei Ihnen. Bis zum Nächsten Wiedersehen im nächsten Monat  …
Kemal Sayar’dan “İnsanın Huzur Arayışı“ konferans
10.04.2024 Prof. Dr. Kemal Sayar, Avusturya'nın başkenti  Viyana'daki Yunus Emre Enstitüsünce (YEE) düzenlenen "İnsanın Huzur Arayışı" başlıklı bir konferans verdi. Prof. Dr. Kemal Sayar, Avusturya'nın başkenti  Viyana'daki Yunus Emre Enstitüsünce...
40 yılda 1.783 kalp nakli
10.04.2024 Anestezi uzmanı Edda Tschernko, 40 yıl önce Viyana'da ilk kez yaşanan anı "Yeni bir vücutta bir kalbin atmaya başlaması mistik ve çok güzel" diye tanımladı. Bu, 1.783 işlemden oluşan bir başarı öyküsünün başlangıcıydı.Anestezi uzmanı...
OLG doğruladı: Ö-Bilet hizmet ücretleri yasa dışı
10.04.2024 Ö-Ticket portalı üzerinden etkinlikler için bilet satın alan herkes genellikle 2,50 Euro hizmet bedeli öder. Viyana Yüksek Bölge Mahkemesi (OLG) buna izin verilmediğini doğruladı. Viyana Ticaret Mahkemesi (HG) daha önce bu ücretin hukuka...
Ludwig: "Viyanalıların refahı için kararlı eylemleri güçlendirin"
10.04.2024 Belediye Başkanı Michael Ludwig, 28 Mart Perşembe günü düzenlenen basın toplantısında Belediye Başkan Yardımcısı Christoph Wiederkehr, Viyana Emniyet Müdürü Gerhard Pürstl, Federal Emniyet Müdürü Michael Takàcs ve Gençlik Suçları Görev Gücü...
“Türk'ün Özü, Akif’in Sözü”
10.04.2024 18 Mart’ta T.C. Salzburg Başkonsolosluğunda Çanakkale Deniz Zaferi'nin 109. yıldönümü, Şehitlerimizi Anma Günü ile İstiklal Marşımızın Kabulünün 103. yıldönümü ve İstiklal Şairimiz Mehmet Akif Ersoy'u Anma Günü çerçevesinde, STK...
Salzburg’da rüzgar enerjisi projesi
10.03.2024 2030 yılına kadar Salzburg'da 250 gigawatt saat (GWh) elektrik, özellikle kış aylarında elektrik ithalatını azaltmak amacıyla rüzgar enerjisinden sağlanacak. A10 otoyolunun Tauern Tüneli kuzey kapısı yakınında, deniz seviyesinden 2.000...
ATİB, Viyana'da iftar programı düzenledi
10.04.2024 Avusturya Türk İslam Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Birliği (ATİB), Viyana'da iftar programı düzenledi.Avusturya Türk İslam Kültür ve Sosyal Yardımlaşma Birliği (ATİB), Viyana'da iftar programı düzenledi.İftara, T.C. Büyükelçisi Ozan...
Wiederkehr Viyana'nın öğrenim yardım merkezini ziyaret etti
10.04.2024 Viyana'nın eğitimde eşitliğe giden yolu: ücretsiz özel dersler 12.000'den fazla çocuğa ulaşıyor.Viyana'nın eğitimde eşitliğe giden yolu: ücretsiz özel dersler 12.000'den fazla çocuğa ulaşıyor.Belediye Başkan Yardımcısı ve Eğitimden...
Viyana’da 1.500 çeşme faaliyete geçiyor
10.04.2024 Viyana’da dolaşan kimsenin susuzluk çekmesine gerek kalmıyor. Bu yıl şehrin dört bir yanındaki 1.500 çeşmeden taze içme suyu sunuyor.Viyana’da dolaşan kimsenin susuzluk çekmesine gerek kalmıyor. Bu yıl şehrin dört bir yanındaki 1.500...
YAR-DER İftar Yemeği Verdi
10.04.2024 Viyana’da faliyet gösteren Akdağmadeni Yardımlaşma Derneği YAR-DER  3 Nisan’da dernek lokalinde iftar yemeği verdi. Yemekte YAR-DER Dernek Başkanı Halil Badem bir konuşma yaparak davetlilere hoşgeldin dedi. Daha sonra T.C. Viyana...
Türk Federasyon İftar Yemeği Verdi
10.04.2024 Avusturya Türk Federasyon 14 Mart Perşembe akşamı iftar yemeği verdi. 22. Viyana Merkez’de gerçekleşen iftar  Federasyon Başkanı Ali Can davetlilere hoşgeldiniz diyerek Ramazan’ın önemini belirten bir konuşma yaptı. Ayrıca 15 Mart Cuma...
Tüketici başına başarı öyküsü
10.04.2024 Tüketici yanlısı derneğin 2023 yılındaki faaliyetlerinin odağında enerji, konut, bankacılık ve finansman konuları yer aldı. AK Niederösterreich ile Aşağı Avusturya eyaleti arasındaki işbirliğinin başlatıldığı 2002 yılından bu yana...
Şirkette ırkçılık karşıtı çalışma sempozyumu düzenlendi
10.04.2024 4 Nisan'da Viyana-Erdberg'deki ÖAMTC Hareketlilik Merkezi'nde "Geçmişimin yetkinlikimle ne ilgisi var?" konulu çeşitlilik tartışma forumu düzenlendi. ÖAMTC çeşitlilik yöneticisi Nasila Berangy-Dadgar, çeşitli uzmanlarla yapısal...
Uluslararası Sıfır Atık Günü
10.04.2024 30 Mart Uluslararası Sıfır Atık Günü vesilesiyle Birleşmiş Milletler Viyana Ofisi’nde 28 Mart 2024 Perşembe günü Türkiye’nin BM Viyana Daimi Temsilciliğinin girişimi ve üst düzey temsilcilerin katılımıyla bir panel düzenlendi.  BM Daimi...
Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Günü kapsamında etkinlik düzenlendi
10.04.2024 “Dil ve Çokdillilik: Irkçılığa Eleştirel Bakış Açıları” konulu Viyana Belediyesi, “Uluslararası Irkçılıkla Mücadele Günü” münasebetiyle dernekleri belediye binasında bir konferansla bir araya getirdi. Entegrasyon ve Çeşitlilik Dairesi...
Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren