12.12.2023
Stres çağdas yaşamımızda ruh ve beden sağlığımızı etkileyen talihsiz bir yol arkadaşı haline geldi. Beton yığınlarından, gürültü kirliliğinden, egzoz gazlarından kurtulup, doğanın koynunda zaman geçirmenin, stresi aza indirdiği ve rahatlamayı isteklendirdiği bir gerçek.Stres çağdas yaşamımızda ruh ve beden sağlığımızı etkileyen talihsiz bir yol arkadaşı haline geldi. Beton yığınlarından, gürültü kirliliğinden, egzoz gazlarından kurtulup, doğanın koynunda zaman geçirmenin, stresi aza indirdiği ve rahatlamayı isteklendirdiği bir gerçek.
Doğanın, içimizde duyumsamak istediğimiz dinginliğe büyük bir etkisi vardır. Gündelik sıkıntılarımızdan arınma yeridir doğa. Bir deniz kenarı, ya da bir göl, isterseniz bir orman... Buralar bizler için dinginlik ve çekişmesizlik alanlarıdır. Tabiat ana koynuna alır bizleri; sığınak olur, yol olur, yoldaş olur. Etrafımızdaki dünyaya karşı, bizlerle gönül borcu ve başarı duyguları sağlar. Güç alırız. Yaşantımıza yön vermenin daim adresleridir buralar. Doğanın güzelliklerine daldığımızda, yaşamın bizlere sundurduğu olasılıklara daha duyarlı, daha cömert oluruz. Doğanın gücüyle aldığımız farkındalık, şehrin kaotik ortamında elde edemediğimiz, farkedemediğimiz olanakları görmemize ve onları yakalamamıza katkı sağlar. Neden milyonlarca insan doğaya bırakır kendini? Doğanın tüm güzelliklerini kucaklayarak, şansı asla olanaklı olmayan düşlerimizi yaşantımıza davet ediyoruz. Doğanın güzelliklerinden ve gücünden keyif alıp yararlanırken, onu gelecek kuşaklar için korumak en başat görevlerimizdendir. Sorumluluktur ayrıca... Orman alanlarının kesilmesi, yakılması, çöplük yapılması, iklim değişikliği ve kirlilik doğayı bu kadar tahrip etmişken, sessiz kalamayız. Köklü önlemler alınmalıdır. Tek, tek bireyler, toplumlar ve insanlık var gücüyle doğadan yana tavır almalıdır. Bu gezegen hepimizin ve gidecek bir başka yerimiz yok. Hayallerimizi, duygularımızı, kaçışlarımızı aramak için doğaya koşuyoruz.
Doğanın ve özellikle ağaçların insanlar üzerindeki etkileri mükemmel. Ağaçları, çiçekleri seyretmek, insana rahatlatıcı etkide bulunur. Doğayla barışık yaşayanlar, çevresine sakin ve güleç yüzle yaklaşırlar. Stresten uzaktırlar. Çünkü ağaçlar insanlara pozitif enerji aşılar. Bu değişikliği hem kendimiz, hem de çevremiz farkeder.
Çiçekler ve ağaçlar, Tanrı'nın yeryüzüne serpiştirdiği şiirleridirler. Rahatlamamız için doğal ortamlara gereksinim vardır. Buralar ruh dinlencesidir. Rahatsızlıklarımızla mücadelede gereksinim duyduğumuz aktif maddeleri bize cömertçe sunar. Cömerttir tabiat ana... Ama doğaya zarar vermeden, eko sistemi yok etmeden, biyolojik çeşitliliği kaybetmeden, canlıların yaşam alanlarına tecavüz etmeden.Sait Faik'in dizelerinde dile getirdiği;"Nereden gelirse gelsinDağlardan, kuşlardan, denizden,insandan, hayvandan, ottan,böcekten, çiçekten.Gelsin de nereden gelirse gelsin!...Bir hişt, hişt sesi gelmedi mi fena.Geldikten sonra yaşasın çiçekler,böcekler insanoğulları...Hişt hişt.Hişt hişt.Hişt hişt..." dizeleri doğayla hep iniltili olduğumuzu anlatır.
Yaşamınızdaki küçük şeylerin tadını tabiatla birlikte çıkarın, birgün geriye dönüp baktığımızda onların büyük şeyler olduğunu fark edeceksiniz.
Share this with your friends: