Sayı | Ausgabe: 270, 10.04.2024 | Gelecek sayı | Nächste Ausgabe: 10.05.2024

13.12.2022

Bu başlık çok fazla anlam taşıyor. Günümüzde bile hayatımızın çıkmazlarını arama yolunda başvurmadan geçemediğimiz yazarlar ve psikoljik öğretilerin savunucusu olmuş. Çok önemli bir Avusturyalı yazarın kitabının ismi. Tüm zamanların en çok satan İnsanın Anlam Arayışı (1946 yılında yayınlanan kitabın orijinal adı Trotzdem Ja Zum Leben Sagen: Ein Psychologe erlebt das Konzentrationslager iken 1959 yılında farklı bir adla yayınlanmıştır: From Death-Camp to Existentialism) adlı kitabında bir toplama kampındaki deneyimlerini anlatmıştır. Kazandığı deneyimlerle yaşamın anlamını bulabilmek için öncelikle bir amacımızın olması gerektiğini vurgulayan Frankl, acının vazgeçilmez olduğu durumlarda acının da bir anlamı olabileceğini vurgulamıştır. Varoluşsal terapinin en önemli ismi olan Frankl, insancıl psikolojiye önemli bir ilham kaynağı olmuştur.Bu başlık çok fazla anlam taşıyor. Günümüzde bile hayatımızın çıkmazlarını arama yolunda başvurmadan geçemediğimiz yazarlar ve psikoljik öğretilerin savunucusu olmuş. Çok önemli bir Avusturyalı yazarın kitabının ismi. Tüm zamanların en çok satan İnsanın Anlam Arayışı (1946 yılında yayınlanan kitabın orijinal adı Trotzdem Ja Zum Leben Sagen: Ein Psychologe erlebt das Konzentrationslager iken 1959 yılında farklı bir adla yayınlanmıştır: From Death-Camp to Existentialism) adlı kitabında bir toplama kampındaki deneyimlerini anlatmıştır. Kazandığı deneyimlerle yaşamın anlamını bulabilmek için öncelikle bir amacımızın olması gerektiğini vurgulayan Frankl, acının vazgeçilmez olduğu durumlarda acının da bir anlamı olabileceğini vurgulamıştır. Varoluşsal terapinin en önemli ismi olan Frankl, insancıl psikolojiye önemli bir ilham kaynağı olmuştur.
Bir bilim adamı ve psikolog olarak, çalışmalarının merkezine anlam sorununu yerleştirmiştir. Sigmund Freud ve Alfred Adler'in teorilerinin yanı sıra, logoterapisi "Üçüncü Viyana Psikoterapi Okulu" olarak kabul edilir. 
Yaşamlarında anlamsızlık duygusu ağır basan bireyler, uğruna yaşamaya değer bir anlam bilincinden yoksun kalarak, iç dünyalarında oluşan boşluk duygusuna, yani varoluşsal boşluğa yakalanmışlardır. İşte bu noktada, Logoterapistin rolü, danışanın yaşamda bir anlam ve bir amaç bulmasına, ya da, var olan anlam spektrumunu bilinçli ve görünür hale getirmesine yardımcı olmaktır.
Logoterapinin amacı nedir?Logoterapi/varoluşsal analiz (LTEA), hastanın anlam arayışı sürecinde kendisini engelleyen engellemeleri ve blokajları tanımasına, ortadan kaldırmasına veya üstesinden gelmesine yardımcı olur.
Kitabın ana mesajı: En insanlık dışı koşullarda bile hayatta anlam bulmak mümkündür. "Hayatının anlamını kim bilirse, bu farkındalık her şeyden çok dış zorlukların ve iç rahatsızlıkların üstesinden gelmeye yardımcı olur" diyor.
Mahkumların düşünceleri şu soru etrafında dönüyordu: Kamptan sağ çıkabilecek miyiz? Aksi takdirde, çektikleri tüm acılar sonuçta anlamsız olacaktır. Ve böylece birçok insanın hayatta kalma isteği, artık açlığa, soğuğa, hastalığa ve tacize karşı koyamayana veya intiharı acıdan kurtulmanın tek yolu olarak görene kadar azaldı.
Ancak Frankl için toplama kampındaki temel deneyim, en insanlık dışı koşullar altında bile hayatta bir anlam görmenin mümkün olduğunun farkına varmaktı. Kendilerini bekleyen biri olan mahkumların hayatta kalma şanslarının nasıl daha yüksek olduğunu anlatıyor: aile, sevilen biri, eş veya önemli bir görev. Onlara yaşamaya devam etme gücü veren bir amaçları veya hedefleri olsaydı.
Viktor Frankl, Viyana Üniversitesi'nde nöroloji ve psikiyatri profesörüydü ve ayrıca Kaliforniya'daki Uluslararası Üniversite'de, Harvard Üniversitesi'nde ve Stanford Üniversitesi'nde ders verdi. "... hayata yine de evet de" klasiğinin yanı sıra, "Anlam sorunundan önce insan" da dahil olmak üzere çok sayıda başka kitap yazmıştır. Viktor Frankl 1997'de 92 yaşında öldü.
Frankl, son kitabı Man’s Search for Ultimate Meaning’i (İnsanın Nihai Anlam Arayışı) bitirdiği 1997 yılında kalp sorunlarıyla uğraşmak zorunda kalır. Tedavi girişimleri sonuç vermez, 2 Ekim 1997’de hayata gözlerini yumar. Sessizlik ve sukünet içerisinde, sadece dualar eşliğinde gömülmek, samimi bir dindar olarak Frankl’ın en büyük arzusudur. Karısına her zaman hatırlattığı “Ne olur, bu dünyaya nasıl geldiysem, bırakın öyle gideyim, sansasyona yol açmadan” sözüne uygun olarak, bir kaç din adamı ve ailesinin katıldığı sade bir törenle toprağa verilir.
Viktor Frankl nin mezarlığı 11. Viyanada Zentralfriedhof da.
Sevgiler...

Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren