07.06.2023
Korona pandemisinin yatışmasının ardından göç ve iltica konuları yeniden gündeme geldi. Avrupa genelinde göçün kısıtlanmasını isteyenlerin sayısı en fazla Avusturya'da. Uluslararası bir araştırmaya göre, Avrupa'daki insanlar göçün azaltılmasına dünyanın diğer bölgelerine kıyasla daha fazla önem veriyor. Araştırma sonuçları eski NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in demokrasi örgütü ́Alliance of Democracies ́ tarafından mayıs ayında Kopenhag'da açıklandı. Avusturya'da ankete katılanların yüzde 34'ü göçün kısıtlanmasının hükümet için en önemli üç konudan biri olması gerektiğini söylüyor. Avusturya ayrıca geçen yıl Avrupa'da kişi başına en fazla iltica başvurusunun yapıldığı ülke oldu.Korona pandemisinin yatışmasının ardından göç ve iltica konuları yeniden gündeme geldi. Avrupa genelinde göçün kısıtlanmasını isteyenlerin sayısı en fazla Avusturya'da. Uluslararası bir araştırmaya göre, Avrupa'daki insanlar göçün azaltılmasına dünyanın diğer bölgelerine kıyasla daha fazla önem veriyor. Araştırma sonuçları eski NATO Genel Sekreteri Anders Fogh Rasmussen'in demokrasi örgütü ́Alliance of Democracies ́ tarafından mayıs ayında Kopenhag'da açıklandı. Avusturya'da ankete katılanların yüzde 34'ü göçün kısıtlanmasının hükümet için en önemli üç konudan biri olması gerektiğini söylüyor. Avusturya ayrıca geçen yıl Avrupa'da kişi başına en fazla iltica başvurusunun yapıldığı ülke oldu.
Dünya genelinde katılımcıların sadece yüzde 12'si göçün azaltılmasını, hükümetlerinin daha fazla odaklanması gereken en önemli üç konu arasında sıralarken, Avrupa'da bu oran yüzde 19'dur. Analiz edilen 53 ülke arasında en yüksek oranlar Avusturya (yüzde 34), Almanya (31), Hollanda (30), Fransa (28) ve İsveç'e (27) aittir. AB üyesi olmayan ilk ülke yüzde 26 ile Şili'dir. Öte yandan, Rusya (5), Ukrayna (4), Brezilya (1) veya Nijerya (1) gibi ülkeler için bu durum pek önem taşımamaktadır.
Küresel ölçekte ise katılımcılar için hükümetlerinin yoksulluğun azaltılması, yolsuzlukla mücadelenin yanı sıra ekonomik büyümenin teşvik edilmesi, sağlık hizmetlerinin ve eğitimin geliştirilmesi konularına daha fazla odaklanmasının daha önemli olduğu görülmektedir. Avrupa'da sağlık hizmetleri ve yoksulluğun azaltılması ön plana çıkmaktadır. Avusturya'da katılımcılar özellikle federal hükümetin yoksulluğun azaltılması ve iklim değişikliğiyle mücadele konularına odaklanmasını istiyor. Bir önceki yıla kıyasla, Avusturya'daki sağlık sisteminin geliştirilmesi isteği de keskin bir artış göstermiştir. Öte yandan, ekonomik büyümeye yönelik hükümet tedbirleri talebi konusunda Avusturya listenin en alt sıralarında yer alıyor.
Göçmen kabulünün durdurulmasına yönelik talepler ne kadar çok olursa olsun: Avusturya İstatistik Kurumu‘nun yeni verileri ve tahminleri çok net bir tablo ortaya koyuyor: Göç olmadan Avusturya büyümeye devam etmez, aksine küçülür ve bu da sosyal, sağlık ve emeklilik sistemlerinin finansmanı açısından öngörülemeyen sonuçlar doğurur.
2080 yılına gelindiğinde Avusturya'nın şu anki dokuz milyonluk nüfusu 6.7 milyona düşeceyi öngörülüyor. Avusturya İstatistik Kurumu Genel Müdürü Tobias Thomas, 2022’nin son aylarında Avusturya için yeni nüfus tahminlerinin sunumunda yaptığı konuşmada, "Avusturya 1950'lerdeki seviyesine geri düşecektir“ açıklamasını yaptı. Thomas, Avusturya'daki bu nüfus artışının sadece göçten kaynaklandığını söyledi. Zira Avusturya nüfusunun doğum dengesi 2020'lerin ortalarından itibaren azalacaktır.
2022 yılın ilk yarısında Avusturya'da kalan göçmenlerin çoğu, yaklaşık 62.000 kişi, Ukrayna'dan gelmiş, onu Suriye (5.454) ve Almanya (3197) takip etmiştir. En alt sırada ise Pakistan (146), Tunus (110) ve Fas (45) yer alıyor.
Avusturya şu anda özellikle savaş bölgesi Ukrayna'dan gelen göçle büyük bir büyüme kaydediyor. Nitekim Jeopolitik krizler her zaman göç hareketlerini tetiklemiştir. Örneğin Demir Perde'nin yıkılması, Yugoslavya'nın parçalanması ve Suriye'deki savaş gibi.
Share this with your friends: