Doğrudan Demokrasi
Son günlerde görsel ve diğer medyaları takip ediyorsanız sürekli doğrudan demokrasiden (direkte Demokratie) bahsediliyor. Tartışmayı FPÖ başlattı ve ÖVP daha geniş bir şekilde tartışma konusu olmasını sağladı.
Cumhurbaşkanı Dr. Fischer ve eski Yeşiller Partisinin başkanı Van der Bellen olmak üzere bir kaç siyasetci olaya temkinli yaklaşiyor. Doğrudan demokrasinin uygulandığı bir ülke zaten yok ve aşırı temkinli yaklaşmanın sebebini anlamış değilim doğrusu. Zaten istenilen parlamenter sistemin yerine doğrudan demokrasiyi yerleştirmek değil. Amaç ciddi ve halkı çok yakından ilgilendiren ve uzun vadede gelecek nesilleri ilgilendirecek konularda halk oylamasına gitmek. Bunda da halk tarafından seçilen parlamenterlerin sakınca görmemesi gerekir bence. Zira, partileri ile seçimlere katılip seçmenden oy isteyen ve seçmenlerin oyları ile parlamentoya gönderilen milletvekilleri halkın bu konuda karar verme yeteneğinden şüphe etmiyor ve her seçimden sonrada eksik veya çok oy alan partiler halk böyle istedi diyorlar ve seçmen yanlış karar verdi aslında bizi seçmesi gerekirdi demiyorlar. Halk bizi idare edecek insanları dört veya beş senelik süre için seçerken doğru karar verme durumunda oluyor ancak doğrudan demokrasinin temel unsurlarından olan mekanizmların bir kaç tanesini işler hale getirmek sakıncalı karşılanıyor.
Bir çoğu tesadüflerle veya genç yaşlarda parti içinde çalışarak devlet içinde bir yerlere gelen siyasetciler seçimlerle bir yere gelip kaderimizi tayin ediyorlar, kendilerine ne yetenek soruluyor ne de bir imtihandan geciyorlar, ancak hakkımızda karar alma yetkisine sahip görüyorlar kendilerini. En basitinden bir şirkette yönetici sıfatı ile seçilecek bir şahıs iş sahibi tarafından mülakata tabi tutulurken ülkenin kaderini ve ülkede yaşayan halkın kaderini tayin etmek için seçime katıldığında hiç bir imtihana tabi tutulmuyor. Ondan sonra kalkıyor kendini her şeyden üstün ve halktan üstün gören siyasetciler doğrudan demokrasi sakıncalıdır diyorlar. Sanki tüm yetkileri ellerinden alınacakmış gibi korkuya düşüyorlar. İstenilen doğrudan demokrasi zaten gerçekleşmez, talep edilen sadece yukarıda belirttiğim gibi doğrudan demokrasinin bazı mekanizmalarını işler hale getirmek.
Ausgabe: 277 / 08.11.2024 /
Gelecek Sayı / Nächste Ausgabe: 11.12.2024
Köşe Yazarları | Autoren
Türkçe Afrikaans Shqip العربية Հայերեն Azərbaycan dili Euskara Беларуская мова Български Català 简体中文 繁體中文 Hrvatski Čeština Dansk Nederlands English Eesti Filipino Suomi Français Galego ქართული Deutsch Greek Kreyol ayisyen עִבְרִית हिन्दी Magyar Íslenska Bahasa Indonesia Gaelige Italiano 日本語 한국어 Latviešu valoda Lietuvių kalba Македонски јазик Bahasa Melayu Maltese Norsk bokmål فارسی Polski Português Română Русский Српски језик Slovenčina Slovenščina Español Kiswahili Svenska ไทย Українська اردو Tiếng Việt Cymraeg יידיש
Köşe Yazarları | Autoren
Share this with your friends: