12.10.2022
HÜZÜN VE SEVİNÇ YAN YANAYDI !..
Bazen gürültünün dışına çıkmak gerekiyor... Zira güncel uğultudan sağır oluyor kulaklar... Dışarıya kaçıp, şöyle bir geriye bakarak dinlemek başka sesleri iyi geliyor!.. Çünkü, içinde kendimizi kaybettiğimiz ortam bazen "Güncelin batağı" oluyor... "Güncelin batağında" olan insanlar, kuyunun dibindeki kurbağa tepeye bakarken ne kadar görüyorsa gökyüzünü o kadar görür olayı, yaşamı, hayatı.Bazen gürültünün dışına çıkmak gerekiyor... Zira güncel uğultudan sağır oluyor kulaklar... Dışarıya kaçıp, şöyle bir geriye bakarak dinlemek başka sesleri iyi geliyor!.. Çünkü, içinde kendimizi kaybettiğimiz ortam bazen "Güncelin batağı" oluyor... "Güncelin batağında" olan insanlar, kuyunun dibindeki kurbağa tepeye bakarken ne kadar görüyorsa gökyüzünü o kadar görür olayı, yaşamı, hayatı. Neden yazdım bunları?.. Milli Takımımız Lüksemburg ve Faroe Adalarıyla maç yaptı, ilkinde 3 gol yiyerek berabere kaldı, ikincisinde yenildi, oynadığı her iki takımda en zayıf takımlar, hatta averaj takımları... Milli takımımızın oynadığı iki maçta ortaya koyduğu futbol ve aldığı sonuçla gündemin ilk sırasındaki güncel konu oldu. Günlerdir herkes çok bilir her şeyi hep bilir havasıyla konuşuyor, yorumluyor, yazıyor, kızıyor... Kim kime neden kızıyor ki!.. Yıllardır aynı veya benzeri olayları hep yaşıyoruz... Yanlış teknik adam tercihleri, aday kadro seçiminde öncelikli bazı isimler, yanlış kadro oluşumu ve kötü sonuç ilk değil ki. Stefan Kuntz milli takımımızın başına geldiğinde bir çoklarımız Alman hoca Alman ekolu oluşturacak diye düşünmedik mi?.. Mavi düşlerin alacalı hayaliydi, Kuntz'lu yeni milli takım... Stefan kuntz'un milli takım antrenörlüğüne ne kadar hazır olup olmadığı tartışılmadı. Daha önce ülkemize gelen Alman teknik adamlar Derwall, Feldkamp ve Daum gibi bir ekol getirir diye yorumlar yapıldı, çünkü o 3 Alman hoca çalıştırdıkları takımlarda bir ekol oluşturmuştu... Ama maalesef Kuntz'da bunu göremedik... Belki, geleli daha ne oldu ki, 10 maç oynadı diyebilirsiniz... Süre azda olsa umut verici bir gelişme/görüntü yok. Özellikle son iki maçta topu ayağına alan her futbolcu kendi bildiğine göre oynadı, bırakın bir sistemi düzgün anlaşılır bir oyun planı yoktu milli takımın... Kızmadım "ama" üzüldüm!.. Yıllardır en çok duyduğumuz "milli takımlar yeni bir yapılanmaya girecek, daha çok alt yapıya önem vererek, ülkemizdeki ve yurt dışındaki genç cevherleri bulup milli takıma kazandıracağız" diyen yüzlerce federasyon yetkilisi oldu. Ne yazık ki konuşulanlar sadece lafta kaldı... Gençlerle ilgili bu sezona ait istatistiklere, bir bakın, bir okuyun, ben okudum ve başka bir Avrupa ülkesiyle karşılaştırınca utandım... Bu sezon ligde geride kalan 7 haftada toplam 433 futbolcu görev yaparken, bu oyuncuların içinde 21 yaş ve altı futbolcu sayısı sadece 33!
Süper Lig'de 19 takım statü gereği maç kadrolarına en az 2 genç futbolcuya yer vermesi gerektiği halde; Konyaspor, Ankaragücü, Adana Demirspor, Başakşehir ve Sivasspor bu oyunculara hiç şans tanımadı... Diğer takımlarda ise 7'si yabancı 33 genç futbolcu kısa sürelerde forma giydi.
Belki merak edebilirsiniz, Avrupa'nın ülke liglerinde durum nedir diye... Ülke Süper Lig'imiz, UEFA klasmanında ki ilk 10 ülkenin en üst ligleri ile kıyaslandığında genç futbolcuların en az forma giydiği lig konumunda.
21 yaş ve altı kategoride sporcuların en fazla forma şansı bulduğu ülkelerden biri Hollanda... Hollanda 1. Futbol Ligi'nde geri kalan 7 haftada 116 genç futbolcu toplam sürenin % 22.48'de forma giydi... Ülkemizde aynı zaman diliminde 7'si yabancı 33 genç futbolcu toplam sürenin % 2.43'ünde forma giyme şansı buldu.
Hani nerede kaldı alt yapı, gençlerin milli formayla buluşturmak için takımlarında şans bulma beklentileri, ne oldu yeniden yapılanma?.. Ülkece ekonomide ve politikada olduğu gibi sporda "da" güncel konularla avunuyoruz, batıyoruz ama kabullenemiyoruz... Kafalar ve zihniyet değişmedikçe "güncelin batağında" kalmaya ve konuşmaya devam!
Sonuç olarak çok şeyler beklediğimiz milli takımımız, futbol ve sonuç olarak her iki maçta da beklentilerin çok gerisinde kalarak ülkece hepimizi üzdü, ama o üzüntümüzü gruptan çıkmamız biraz olsun hafifletti, yani iki milli maçın oynandığı dönemde hüznü ve sevinci birlikte yaşadık.
Share this with your friends: