09.10.2024
Bir yanda Süper Lig maçları diğer yanda Avrupa'daki takımlarımızın Avrupa maçları futbol adına gündem oluşturuyor... Süper ligin ilk haftaları olmasına rağmen görünen o ki her zaman yazdığım gibi yine şampiyonluk yarışı 4 büyükler dediğimiz takımlar arasında devam edecek... Hep ve her zaman yazıyorum, keşke şampiyonluk yarışında bire kaç Anadolu takımı da olsa/olabilse/olabilseydi... İnanın o zaman şampiyonluk yarışının heyecanı daha farklı olur ve futbolun kalitesi de artardı... Ama maalesef yıllardır özlemini duyduğum o tabloyu göremedim, Trabzon'un dışında bir Anadolu takımı şampiyonluk yarışında uzun yıllardır olmadı.Bir yanda Süper Lig maçları diğer yanda Avrupa'daki takımlarımızın Avrupa maçları futbol adına gündem oluşturuyor... Süper ligin ilk haftaları olmasına rağmen görünen o ki her zaman yazdığım gibi yine şampiyonluk yarışı 4 büyükler dediğimiz takımlar arasında devam edecek... Hep ve her zaman yazıyorum, keşke şampiyonluk yarışında bire kaç Anadolu takımı da olsa/olabilse/olabilseydi... İnanın o zaman şampiyonluk yarışının heyecanı daha farklı olur ve futbolun kalitesi de artardı... Ama maalesef yıllardır özlemini duyduğum o tabloyu göremedim, Trabzon'un dışında bir Anadolu takımı şampiyonluk yarışında uzun yıllardır olmadı.
Evet, futbol veya takımlarımız adına Süper Lig için konuşulacak fazla bir şey yok, ama şu anda Galatasaray daha iyi futbol oynuyor, Fenerbahçe, Beşiktaş ve Trabzonspor'da ideal kadrolarını oturtmaya çalışıyor... Tabi ki bu arada aklını kullanıp puan toplayanlar, sezon sonu o puanların mutluğunu yaşayacaklar... Kısacası Süper Lig için şu an olumlu yada olumsuz herhangi bir takıma hiç bir sözüm yok.
Aslında benim için takımlarımızın yerel ligden fazla Avrupa'da başarılı olması öncelikli ve tercih, yani futbolda önceliğim Avrupa ve Avrupa'da gösterilecek başarı... Ama kura çekimlerinde Galatasaray daha kendine uygun rakiplerin olduğu bir grupta olurken, Fenerbahçe ve Beşiktaş şansızdı... İlk maçlar da Galatasaray ile Fenerbahçe galip gelirken, Beşiktaş mağlup oldu... İnşallah sonraki maçlarında her üç takımımızda başarılı sonuçlar alırlar... Avrupa'da alınan başarılı sonuçlar sadece takımlarımızı değil, ülke olarak bizlerinde başarısı olacak ve ülke puanımız yükselecek.
Bundan sonrası futbol dışı yaşanan ve uzun süre gündemde kalan ilginç ve önemli bir olaydan söz etmek istiyorum... Yunanistan Panathinaikos basketbol takımımın başantrenörü olan Ergin Ataman Kıbrıs Rum Kesimi'nde Maccabi Tel Aviv ile oynadığı hazırlık maçında tribünlerde açılan siyası bir pankarta sinirlenerek kendisini diskalifiye ettirdi... Ergin Ataman bu olay sonrasın da " Spor salonları siyasetin değil, dostluğun ve barışın yeridir" diyerek tepkisini en sert şekilde ortaya koymuştu... Ergin Ataman'ın bu davranışı spor severlerce beğenildi ve büyük takdir topladı.
Ama maalesef aynı Ergin Ataman bir kaç hafta sonra spor salonlarında Galatasaray'ın Fenerbahçe'yi yenmesinin 3-1 işaretini yapıp seyirciyi tahrik edince, daha önceki konuşmalarıyla ters düştü... Tabi ki bir antrenör tuttuğu takımın galibiyetini istediği yerde istediği işaretle kutlayabilir... Ama Ergin Ataman'ın bir farklılığı var, o sadece Panathinaikos takımın antrenörü Galatasaraylı Ergin Ataman değil, Türk Milli Basketbol takımının da antrenörü, milli takım kadrosunda sadece Galatasaraylı oyuncular yok ki, Fenerbahçe ve Beşiktaş başta olmak üzere diğer takımlardan da oyuncular var... Ve Ergin Ataman'ın o hareketine ilk cevap Fenerbahçe'den gelerek " Ergin Ataman Milli Takımın başında olduğu sürece basketbol milli takımına oyuncu göndermeyeceğiz" diye açıklama geldi.
Diyebilirsiniz ki, Fenerbahçe basketbol milli takımına oyuncu göndermezse milli takım çökecek değil... Tabi ki milli takım çökmez, ama bu işin birde utanç boyutu var... Eğer, bir kulüp milli takımın başındaki antrenörün tutum ve davranışından dolayı milli takıma oyuncu vermiyorsa, bu bir antrenör için utanç verici bir gelişmedir... Çünkü, milli takımların başındaki teknik adamlar sadece antrenör olarak değil temsil ettikleri ülkelerin kişiliğine de uyumlu olmak zorundalar.
Kısacası milli takımların başında görevli olan teknik ekip, yönetici, masör hatta malzemeci kimler varsa konuşmasında ve davranışında çok dikkatli olmalıdır... Ergin Ataman yaptığı o hareketin yanlış olduğunu bir kaç gün sonra anlayarak özür dilese de, sağ duyulu spor severler tarafından affedildiğini zannetmiyorum, çünkü dün onu yapıp özür dileyen zihniyet sonraki günlerde benzerini yaparak yine özre sığınır düşüncesi var oldu insanlarda!.. Sakın ola yanlış anlaşılmasın Engin Ataman için yazdıklarım; Ataman'ı iyi tanırım ve severim "ama" ben ulu önderimiz Atatürk'ün "Ben sporcunun zeki, çevik ve ahlaklısını severim" sözünü çok daha fazla severim!
Share this with your friends: