06.08.2025
Avusturya Parlamentosu geçtiğimiz günlerde çok tartışılacak bir yasayı onayladı: Bundestrojaner Yasası. Ama özünde, devletin artık telefonlarımızın ve bilgisayarlarımızın içine kadar girebileceğini söylüyor. Üstelik sadece açık mesajlara değil, WhatsApp ve Signal gibi şifreli uygulamalara da erişim mümkün olacak.Avusturya Parlamentosu geçtiğimiz günlerde çok tartışılacak bir yasayı onayladı: Bundestrojaner Yasası. Ama özünde, devletin artık telefonlarımızın ve bilgisayarlarımızın içine kadar girebileceğini söylüyor. Üstelik sadece açık mesajlara değil, WhatsApp ve Signal gibi şifreli uygulamalara da erişim mümkün olacak.Peki neden böyle bir yasa çıkarıldı? sorusu akla geliyor. Resmi gerekçe, terör ve organize suçla mücadele. Bugün suç örgütleri ya da terör hücreleri, klasik telefon dinlemeyle yakalanamayacak kadar gelişmiş yöntemler kullanıyor. Şifreli mesajlaşma uygulamaları, polis için adeta karanlık bir kutu. Yeni yasa, işte bu karanlık kutuyu açmayı amaçlıyor.
Yasa Ne Diyor?Yasaya göre: Bu casus yazılım sadece ciddi suçlarda kullanılabilecek. Yılda en fazla 30 kişi hakkında uygulanabilecek. Kararı, üç hâkimden oluşan bir panel verecek. Bu sınırlamalar, yasayı savunanlar için bir güvence: Kötüye kullanım olmaz, sadece istisnai durumlarda uygulanır. Ama karşı çıkanlar haklı bir noktaya dikkat çekiyor: Bugün 30 kişiyle başlar, yarın 300 olur mu? Devletin eline verilen her yetki zamanla genişler mi? Bu sorunun cevabı, hukukun nasıl işletileceğine bağlı.
Güvenlik mi Özgürlük mü?Bir saldırı yaşandığında ya da suç haberleri gündeme geldiğinde çoğumuz Devlet ne gerekiyorsa yapsın diye düşünüyoruz. Ama mesele sakinleştiğinde fark ediyoruz ki, güvenlik uğruna verdiğimiz her özgürlük geri almakta çok zorlanıyoruz. Özgürlüğü korumak, özellikle de çoğunluğun talebi daha fazla güvenlik olduğunda çok daha önemli. Çünkü insan hakları çoğunluk için değil, azınlık için vardır. Çoğunluğun alkışladığı her karar demokratik olmayabilir.
Teknik ve Hukuki SorularBundestrojaner yasasıyla ilgili hâlâ pek çok soru yanıtlanmış değil:- Casus yazılım kim tarafından geliştirilecek ve bu yazılımın güvenliği nasıl sağlanacak?- Toplanan veriler ne kadar süre saklanacak? İmha prosedürü nasıl işleyecek?- Masum bir kişi yanlışlıkla hedef alınırsa, nasıl bir tazmin yoluna gidecek? Bu soruların cevabı verilmeden, yasa tam anlamıyla güven vermiyor.
Avrupa İnsan Hakları Hukuku Ne Diyor?Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararları, gözetim konusunda net: Devlet, vatandaşı izleyebilir, ancak bu orantılı, meşru ve yasal çerçevede olmalı. En önemlisi de bağımsız denetim şart.Üç hâkimli panel bu ihtiyacı karşılayabilir mi? Belki. Ama kararların ne kadar şeffaf olacağı, denetimin nasıl yapılacağı hâlen belirsiz. Hukukçular, bu konunun ileride Anayasa Mahkemesi’ne ve hatta AİHM’ye taşınabileceğini söylüyor.
Geleceğe Dair EndişelerAsıl mesele belki de bugünden çok yarınla ilgili. Bu yasa şu an sınırlı bir adım gibi görünüyor. Ama teknoloji geliştikçe, gözetim yöntemleri daha kolaylaştıkça, devletin bu yetkiyi genişletme ihtimali yok mu?Tarih bize şunu öğretti: Bir kere verilen yetkiler kolay kolay geri alınmıyor. Bugün terör gerekçesiyle açılan kapı, yarın farklı alanlarda kullanılabilir. Güvenlik hepimiz için önemli. Kimse suçluların elini kolunu sallayarak dolaşmasını istemez. Ama güvenliği sağlarken özgürlüğümüzü kaybetmemeliyiz.
Share this with your friends: