11.08.2021

Hayatın doğal akışını yakalamak, sağlıklı bir ömür geçirmek hepimizin dileği. Bunun için elimizden geldiğince çaba sarf etmek, sağlıklı beslenmek, düzenli ve yeterli uyku uyumak, zararlı maddeler ve yiyeceklerden uzak durmak gibi pek çok sağlıklı adımı atmış olsak bile bazı elde olmayan sebeplerden dolayı sağlığımız bozulabilir. Bunun için en güzel örnek, erken yaşta menopoza giren ve hayat kalitesi düşen kadınlarımızdır. Önemli olan, böyle durumlarda erken teşhis ve tedavileri, hekim kontrolünde uygulamaktır.Hayatın doğal akışını yakalamak, sağlıklı bir ömür geçirmek hepimizin dileği. Bunun için elimizden geldiğince çaba sarf etmek, sağlıklı beslenmek, düzenli ve yeterli uyku uyumak, zararlı maddeler ve yiyeceklerden uzak durmak gibi pek çok sağlıklı adımı atmış olsak bile bazı elde olmayan sebeplerden dolayı sağlığımız bozulabilir. Bunun için en güzel örnek, erken yaşta menopoza giren ve hayat kalitesi düşen kadınlarımızdır. Önemli olan, böyle durumlarda erken teşhis ve tedavileri, hekim kontrolünde uygulamaktır.
Menopoz, kadınlarda çok doğal bir süreç. Yaşın ilerlemesi ve vücuttaki değişimlere bağlı olarak her kadında farklı zamanlarda görülmektedir. Ancak menopoz ortalama 50 yaş civarında başlar ve 45 yaş altında görülmesi erken kabul edilir. Bundan 100 yıl öncesine kadar ne sıklıkta görüldüğü bilinmese de, 50 yıl öncesine kadar her 100 kadından birinde, günümüzde ise her 100 kadından 4’ünde erken menopoz görülmektedir. Bunun nedeni olarak, şehirde yaşamanın artması, beslenme ve hayat kalitesinin düşmesi gösterilmektedir.
Menopoz; kadın yumurtalıklarındaki depo yumurtaların bitmesi, artık yumurtlamanın olmaması ve buna bağlı olarak hormonların salgılanmaması ile adet kanamasının kesilmesi durumudur. Yani; yumurtalıklarda yumurta yoksa, uyaran da yok ve hormonlar da üretilemez.
Genellikle genetik geçişli olarak erken menopoz görülebilse de, kanser tedavisi, ameliyatla yumurtalıkların alınması, çeşitli kazalar, tüberküloz gibi çeşitli hastalıklar da erken menopoza neden olabiliyor. Bunların dışında, erken adet görmeye neden olan çevresel kimyasallar, hormonlu ve genetiği ile oynanmış gıdalar, yüksek radyasyon, pestisitler ve ağır metallere yüksek maruziyet gibi diğer faktörlerin de erken menopoz nedeni olabileceği söylenmektedir. Stres dolu şehir hayatında yaşamak, sağlıksız, tek yönlü beslenmek, sigara, kanser ve kemoterapi geçmişi, annenin de erken menopoz olması; sizi erken menopoz adayı yapmak için en kuvvetli nedenlerdir.
Peki kadınlar neden bu durumu ciddiye almalı? Menopoz demek, hormon değişikliği demektir. Kadınlık hormonları sadece hamile kalmak ya da adet olmayı düzenlemez. Yapılan son çalışmalar, kadınlarda koroner kalp hastalıklarının erkeklere oranla menopoz öncesi çok düşük; ancak menopoz sonrası erkeklere oranla çok yüksek olduğunu göstermektedir. Damar ve kemiklerin sağlığı da bu hormonlar tarafından kontrol edildiği için, menopozla birlikte kemik erime hızı da artmaktadır. Sıcak basması, hafıza problemleri, sinirlilik, huzursuzluk, dokulardaki su kaybı nedeniyle tüm ciltte kuruluk ve dökülmeler de menopozun diğer yan etkileridir. Ayrıca menopozla birlikte tip II diyabet görülme sıklığı da artmaktadır. Kısacası, vücudun dengesi bozulunca tüm sistem bozulur. Buradaki amacımız ise mümkün olan en az yan etkiyle bu süreci atlatmaktır.
Erken ya da şiddetli yan etkileri olan normal menopozda tedavi olarak ‘hormon tedavisi’ uygulanmaktadır. Eksik kalan östrojen hormonu, doktor kontrolünde, ihtiyaç miktarında yerine konarak, sanki vücut kendi üretiyormuş gibi normal vücut fonksiyonlarının çalışması sağlanır. Ancak burada önemli olan erken teşhistir. Sıcak basması, vücutta kuruluk ve adet görmeme durumu yıllardır sürüyorsa, hormon tedavisi maalesef istenilen sonucu verememektedir. Her hastalıkta olduğu gibi, erken teşhis çok önemlidir.
Eğer siz de yukarıda bahsedilen durumlardan yakınızorsanız, mutlaka kadın-doğum doktoruna giderek muayenenizi yaptırın ve geç kalmadan tedavinize başlayın. Hayat kaliteniz düşmeden, sağlık sorunları başlamadan önleminizi alın. Herkese sağlıklı, mutlu ve huzurlu günler diliyorum.
Soru, görüş ve önerileriniz için mail yollayabilirsiniz.
Sağlıkla kalın...

Ausgabe: 277 / 08.11.2024 / Gelecek Sayı / Nächste Ausgabe: 11.12.2024
Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren