Bir Gurbet Hikayesi…

Bugünlerde Türkiye’nin yaşadığı değişim hepimizin dünyasına etki ediyor. Herkesin bir hikayesi var ve o hikayeler başka insanların yaşadıklarıyla birleşince büyüyor, güzelleşiyor ve değişiyor…
Bu ay sizlere ailemin gurbet hikayesinden bir parça anlatmak istedim. Böylelikle neden sizlerin sorun ve sıkıntılarını önemsiyorum belki daha iyi anlarsınız.
Yıllar evvel daha çocukken Amcam Almanya’dan geldiğinde bana hep kızından bahsederdi. Neden onu da yanında İstanbul’a getirmediğini sorduğumda bana yakın zamanda geleceğini söyleyerek sorularımı geçiştirirdi. Daha sonra Annem’den yeğenim Perihan’ın annesinin Alman olduğunu, amcamla evlendikten birkaç yıl sonra boşandıklarını öğrendim. O günden sonra onunla görüşme, birlikte oynama ve gezme hayalleri çocukluğumun ve ilk gençlik yıllarımın en önemli isteği idi. Hayallerime bundan 5-6 yıl önce yeğenimin e postasını internette arayarak başladım. Tesadüf eseri bulup gönderdiğim uzun bir mektubun ardından göz yaşlarımız, sevinç çığlıklarımız hiç dinmedi…
Tüm bunları niye mi anlatıyorum?
15 Temmuz akşamı evin çatısında jetler alçak uçuş yaparken Almanya’da benimle birlikte korkan, beni merak eden birinin olduğunu bilmek bir nebze olsun içimi rahatlattı da ondan… Çünkü yeğenimle ilk temasa geçtiğim yıllarda bana şu sözleri söylediğini çok iyi hatırlıyorum: “Sumru, inan ki yıllardır bir yanımın farklı olduğunu biliyordum. İçimde tarif edemediğim bir şeyler vardı, hissediyordum...” İşte o farklılık 15 Temmuz akşamı onun kalbinin benim için çarpmasına neden oldu…
Ve o akşam ona şöyle dedim: “Zaman geçiyor, birlikte geçireceğimiz çok güzel günler var. Birbirimizi öteleyip sonra pişman olmayalım. Eğer bu gece geçerse, sağ salim sabaha çıkarsam artık beraber olmamızın önündeki sınırları kaldıralım…”  
İstanbul’da yaşadığımız o dehşet gecesinden sonra önemini bir kez daha anladığım, aslında son derece basit olan bir hayat tavsiyesini sizinle paylaşmak istiyorum. Doğru zaman Şimdi Ne yapmak istersen “Şu an yap!”
Eşinize onu ne kadar sevdiğinizi söylemek için doğru zaman şimdi,
Yeni bir işe atılmak için şimdi hareket etmelisiniz,
Anne olmak için doğru an şu an,
Çiçeğinizi sulamayı bile yarına ertelemeyin!
Çünkü yarın çok geç olabilir…
Şimdi ne yapıyorsan yaparsın,
Yarını görmeyebiliriz…
İyi ki yıllar evvel o e-postayı tereddüt etmeden yollamışım. Şimdi kilometrelerce ötede beni seven, iyi olmamı isteyen biri olduğunu biliyorum…
Sanırım artık acılarınızı, isteklerinizi, hayallerinizi anlayabileceğimi, sizinle empati yapabileceğimi daha iyi anlıyorsunuzdur…
Bana yazın…
Birlikte çözüm bulalım…
Sevgiyle..