Sayı | Ausgabe: 269, 13.03.2024 | Gelecek sayı | Nächste Ausgabe: 10.04.2024

15.07.2020

Dünyada lokomotif olup kitleleri peşinden sürükleyen insanlarla; yaptığı keşiflerle tarihin akışını değiştiren mucitlerin sayısı azdır. İnsanların dünyaya adım attığı ilk günden beri kimileri vagon, kimileri lokomotif, kimileri oyuncu, kimileri seyirci olarak yoluna devam ediyor.Dünyada lokomotif olup kitleleri peşinden sürükleyen insanlarla; yaptığı keşiflerle tarihin akışını değiştiren mucitlerin sayısı azdır. İnsanların dünyaya adım attığı ilk günden beri kimileri vagon, kimileri lokomotif, kimileri oyuncu, kimileri seyirci olarak yoluna devam ediyor.Dünyayı pozitif yönde değiştirmek isteyen, iddia sahibi insanlara saygı duyuyorum. Bir yerde bozuk, çarpık bir düzen varsa “böyle gelmiş, böyle gider” dememeliyiz. Konfüçyüs ün “Karanlığa küsmektense bir mum yakmak daha iyidir” sözü beni çok etkiler.Avustralyalı bir bilim adamı ve girişimci olan Kia Silverbrook yalnız Amerikada kendi adına 4665 ürünün patent kaydını yaptırmış. İnsan isterse bir ömre neler sığdırabiliyor!Nelson Mandela “ Dünyayı değiştirmek için kullanacağınız en güçlü silah eğitimdir” der. Bir kaç gün önce yeni parti kurmuş bir politikacının oğlu ile ilgili bir haber okudum. Haber belki 7-8 sene öncesine ait olabilir. Ama o kısmı önemli değil. Bahsi geçen siyasetçinin oğlu  daha 11 yaşında iken okul dışı artta kalan zamanlarında cüzi bir ücret karşılığı dedesinin iş yerinde çalışmış. Bazı okuyucular çocuk çalıştırmak yasak olduğu için tepkilerini dile getirmişler. Tabii aile olayı öyle görmüyor. Onlar iş yerinde çalışmayı eğitimin bir parçası olarak değerlendiriyor. Çocuklarının o iş yerinde uygulamalı ders yaptığını düşünüyorlar. Aile bu şekilde çocuğunu hayata hazırlıyor,  erken yaşta hayatın zorlukları ile mücadele etmesini sağlıyor. İlerde çocuklarının insanlığa söyleyecek bir mesajlarının olmasını istiyorlar. Onun için başta işi sıkı tutuyorlar. Hayatı lay lay lomla geçen birinin insanlığa vereceği bir şey olamaz. Bir hedefi, bir ideali olan insanlar farklı yaşarlar. Geleceği de onlar şekillendirir. Eğitim biraz da demirin çeşitli haddelerden geçirilerek şekil verme işi gibidir. Aile, okul çevre değişik şekilde çocuğa form verir. Tabii aile, okul ve çevre üçgeninde en büyük rolü aile oynar. Eğitim işini ciddiye alan ve erken yaşlarda çocuklarıyla ilgilenen aileler ileriki yaşlarda  bu gayretlerinin semerelerini alırlar. Ülkemizde ve dünyada altın madalya almış sporculara baktığımızda çoğunun anne ve babasının da ya sporcu olduğu veya çok erken yaşlarda spora başladığı görülecektir.Tarihte dünyayı değiştirmeye çalışan ve bu uğurda mücadele veren, yeni bir çığır açmak isteyen insanların karşısına sayısız engeller çıkmıştır bugün de aynı işi  yapanların karşısına çıkacaktır. Azimli ve kararlı olan insanlar tereddüt göstermeden, inandıkları yolda pes etmeden, kara cahillerin sözlerine aldırış  etmeden sabırla hedeflerine doğru yürürler. Dünyada her zaman iyi ile kötünün, ışıkla karanlığın bir mücadelesi olmuştur.Merhum İsmet İnönü 5 Temmuz 1931 de TBMM de meşhur bir söz söylemiştir. “ Bir memlekette erbabı namus, laakal eşirra kadar sabur olmazsa o memleket batar.” Yani “Bir ülkede namuslu insanlar, en az çok şerliler, çok kötüler kadar sabırlı olmazsa o ülke mutlaka batar.”Bundan 2500 yıl önce yaşamış olan Socrates unutulmadı. İnsanlar hala onun öğretilerini okuyor ve ders çıkarıyorlar. Bizler bugün onun sayesinde o dönemdedeki karanlığı, halkın ve yöneticilerin aptallıklarını, cehaletlerini öğreniyoruz.Düşünen ve sorgulayan insanların her dönemde azınlıkta olduklarını yeniden görüyoruz. Dünyayı değiştirmek için bugün çok sebeplerimiz var. Yaşadığımız evrende milyonlarca insan açlık ve susuzlukla boğuşuyor. Kimi yerlerde sefalet, zulüm, savaş diz boyu. Dünya genelinde bir tarafta 820 milyondan fazla insan açlıkla  mücadele ederken diğer tarafta 670 milyondan fazla kişi de obezite ile savaşıyor. Dünyada her sene  yeteri kadar gıda üretilse de her gün yetersiz beslenme ve açlığa bağlı nedenlerle 25.000 kişi hayatını kaybediyor. Dünya Bankası raporunda dünyada çöplüklere atılan yiyeceklerin açlıktan ölen insanların 15 katını besleyecek düzeyde olduğu bilgisine yer veriliyor. Bunlara ben mi engel olacağım demeyin. Bencilliği aşıp paylaşmak adına bir adım atın. Aç bir insana bir öğün yemek verin. O gün dünyadaki aç insan sayısı bir azalacak, onun için çok şey değişecektir. Belki o da bir gün yemeğini bir başkasıyla paylaşacak. Bir başkası da bir başkasıyla. Sonunda attığınız adıma siz de şaşıracaksınız, tıpkı suya atılan bir taşın halkalar halinde giderek büyümesi gibi.İyilik de tıpkı gülmek gibi bulaşıcıdır. İyilik eden iyilik bulur. Yaşadığımız hayatı bir iyilik yolculuğuna çevirmeliyiz.İnsanlığın faydasına hayırlı işler yapanlar fani dünyadan geçip gitseler bile unutulmazlar. Hem halk katında hem Hakk nazarında yaşamaya devam ederler, silinmezler. Yaptıkları güzel işler, ulvi davranışlar karşılıksız kalmaz yüce Yaratıcı sonsuz hazinesinden onları mükafatlandırır.

Köşe Yazarları | Autoren
Köşe Yazarları | Autoren