Doğan Cüceloğlu nun ardından

17.03.2021

Doğan Cüceloğlu Hocamızı geçtiğimiz ayın ortalarında kaybettik. Kendisine Allah tan rahmet diliyorum, makamı cennet olsun, toplumun her kesimine dokunmuş, büyük bir bilim adamı idi. Şahsen ben onu 1 Ekim 2000 yılında BRT de yayımlanmaya başlayan ve 13 bölüm devam eden “Temiz Aile  Temiz Gelecek” adlı proğramıyla tanıdım. Öğretmenlik dönemimde kendisinden çok istifade ettim, kitaplarını tanımazdan önce TV nin karşısına geçip her cümlesi çerçevelenip asılmaya değer sözlerini özel defterime  not ettim. Nurlar içinde yatsın!Doğan Cüceloğlu Hocamızı geçtiğimiz ayın ortalarında kaybettik. Kendisine Allah tan rahmet diliyorum, makamı cennet olsun, toplumun her kesimine dokunmuş, büyük bir bilim adamı idi. Şahsen ben onu 1 Ekim 2000 yılında BRT de yayımlanmaya başlayan ve 13 bölüm devam eden “Temiz Aile  Temiz Gelecek” adlı proğramıyla tanıdım. Öğretmenlik dönemimde kendisinden çok istifade ettim, kitaplarını tanımazdan önce TV nin karşısına geçip her cümlesi çerçevelenip asılmaya değer sözlerini özel defterime  not ettim. Nurlar içinde yatsın!
Kendisiyle yapılan bir söyleşide Damdan Düşen Psikolog kitabının adına ilişkin şunları ifade ediyor: „Başımdan çok şey geçti. Bu başlık durumu çok iyi ifade ediyor. Her şeyi bilen, burnu büyük, egosu yüksek profesör doktor Doğan Cüceloğlu yerine, damdan düşmüş ve düşe düşe gerçeklerin farkına varmış, kavramış birisi olmak gerçeği daha çok yansıtıyor bence. Gerçekten yaşanmış olaylardan bir öğrenilmişlik var bu kitabın içinde ve gerçeğe daha çok uyuyor.”
Doğan Hoca çok karmaşık konuları oldukça sade ve her kesimin anlayacağı şekilde anlatıyordu. Anadolu insanının „bizden biri „ dediği, sahiplendiği biri idi. Amerikada 25 sene kalmasına rağmen o kültürün içinde kaybolmamış, kendi öz değerlerine ters düşmemiş, bilimsel veriler ile Anadolu değerlerini harmanlamayı becerebilmiş bir insandı. Daha gençlik yıllarında vatanına hizmet etmeyi ideal haline getirmiş samimi, mütevazı bir bilim adamı idi. Bu bağlamda Allah kendisine uzun ömür versin Prof. Dr. Cananan Karatay ı ona benzetiyorum. Oldukça doğal, samimi ve söylediklerini önce kendisi hayata geçiren bir hanım.
Rahmetli Adnan Kahveci TV de yaptığı bir söyleşide „Bir insanın iyi veya kötü oluşu, başarılı veya başarısız oluşu onun ölümüne kadar belli olmuyor. Başarının tanımı, merhumu nasıl bilirdiniz? Cümlesinde saklı.“ Demişti. Çok doğru, tamamen katılıyorum.
Doğan Hocamızın ideallerini yaşatmak adına onun bir yazısını buraya almak istiyorum:
ELDEN ELE GEÇEN İKİ MEŞE PALAMUDU
17 Kasım 2018 Cumartesi günü TÜYAP KİTAP FUARI’nda saat 14.30’da TÜYAP Interexpo Salonu’nda çoğunluğu öğretmen ve anne baba olan yüzlerceye kişiye ÖĞRETMENİN GÜCÜ üstüne bir konuşma yaptım. Resimde gördüğünüz iki meşe palamudunu göstererek konuşmama başladım. Şöyle dedim:
“Elimde gördüğünüz bu meşe palamudu bir potansiyeli temsil ediyor. Bir kişi niyet eder ve azmederse, bu meşe palamudu ile koca bir orman oluşturur. Bir çocuk da muhteşem bir potansiyeldir ve çocuk gelişerek olabileceği en gelişmiş insan olunca bir düşünür, bir meslek erbabı, bir bilim insanı, bir girişimci ve bir yönetici olarak tüm insanlığa büyük hizmetler sunar.”
“Şimdi salonun her ucuna bir meşe palamudu veriyorum. Lütfen elden ele geçirin. Herkes dokunsun. Ve konuşmamın sonunda herkesin dokunduğu iki meşe palamutu bana geri gelsin. Size güveniyorum.”
Ve konuşmamın sonunda, herkesin dokunduğu resimde gördüğünüz o iki meşe palamudu bana geri geldi. Güvendim ve hayal kırıklığına uğramadım.
17 Kasım Cumartesi günü, TÜYAP Interexpo Salonu’nda benim konuşmama katılan ve verdiğim meşe palamudunu elden ele aktararak sonunda bana ulaştıran o özel insanlara;
Konuşmamdan sonra imza kuyruğunda en az iki saat sıra bekleyen ve yüzleri hala gülenlere;
En içten teşekkür, sevgi, saygı ve selamlarımı sunuyorum. Sizlere güveniyorum.